Menü

Arama

Günlük Hayatta Minimalizmi Benimseyin

Minimalizm Nedir?

Minimalizm aslında hayatı sadeleştirme sanatı. Daha az eşya, daha az karmaşa, ama daha çok anlam demek. Birçoğumuz farkında olmadan evimizi, zihnimizi ve hatta zamanımızı gereksiz şeylerle dolduruyoruz. Minimalizm ise bu yüklerden kurtulup gerçekten değer verdiğimiz şeylere alan açmamızı sağlıyor. Sahip olduklarımızın sayısından çok, bize kattıkları önemli hale geliyor. Bu yaşam tarzı, bize tüketmek yerine yaşamanın ne demek olduğunu yeniden hatırlatıyor. Daha azla yetinmekten değil, daha bilinçli seçimler yapmaktan bahsediyoruz aslında. Minimalizmi hem ruhun, hem de çevrenin nefes alması gibi düşünün.

Minimalist Düşünce Neyi Amaçlar?

Minimalist düşünce, yalnızca evimizi toparlamak değil; zihnimizi ve hayatımızı da sadeleştirme ile ilgilidir. Hangi eşyaya neden sahip olduğumuzu, kimlerle vakit geçirdiğimizi ya da zamanımızı nelere harcadığımızın farkında olduğumuz bir düşünce şeklidir.. “Bu gerçekten bana iyi geliyor mu?” ya da “Buna gerçekten ihtiyacım var mı?” gibi sorular, minimalizmi günlük yaşama dahil etmek için doğru adımlardır. Minimalist düşünerek sadece dolaplarımızı değil, ilişkilerimizi ve alışkanlıklarımızı da gözden geçirebiliriz. Daha az ama daha anlamlı… Belki de bu yüzden minimalist düşünce, modern hayatın hızına karşı bir duruş niteliğindedir diyebiliriz. Çünkü bize yavaşlamayı, sadeleşmeyi ve özümüze dönmeyi hatırlatır.

minimalizm

Minimalist Yaşam

Minimalist bir yaşam, sadece daha az eşyaya sahip olmakla sınırlı değildir aslında. Daha az şey ile daha çok şey hissetmek ile ilgilidir. Sabahları ne giyeceğini düşünürken dakikalar harcamamak, temizlik yaparken yorulmamak, gereksiz harcamalar yüzünden strese girmemek… Bunların hepsi minimalist yaşamın küçük ama etkili getirileridir. Eşyalarla bağımız azaldıkça kendimizle kurduğumuz bağ güçlenir. Evimizdeki boşluklar gözümüzü rahatsız etmez, tam tersine içimizi ferahlatmaya başlar. En güzeli de şudur: hayatımıza gerçekten neyin iyi geldiğini fark etmeye başlarız. Çünkü az, çoğu zaman daha fazladır.

Minimalizm ilkelerini öğrenerek hayatınızın dağınıklığını gidermenin ve stresi azaltmanın tam zamanı! Minimalist bir yaşam tarzına sahip olmak, gereksiz her türlü yükten kurtulmak anlamına gelir ve bu da sahip olduklarınızın anlamını ve değerini artıran, sizi hafitleten ve özgürleştiren bir kavramdır.

İhtiyacınız olmayan şeylerle dolup taşan bir ev, strese neden olabilir. Minimalist bir yaşam tarzı benimseyerek kesinlikle kendinize daha çok vakit ayırma şansı bulacak, giyinmek, evi temizlemek gibi aktivitelere daha az zaman ayıracak ve kesinlikle daha iyi hissedeceksiniz. Ayrıca daha az atık üreterek gezegenimiz için iyi bir adım atmış olacaksınız.

İşte minimalizm yolculuğunuzda size yardımcı olabilecek birkaç ipucu! Başlangıçta, dolabınızda  yıllarcan duran bir nesneden kurtulmak hem fiziksel hem de duygusal olarak zor gelebilir ancak başladıktan sonra kesinlikle hafifleme hissedeceksiniz.

  1. Nesnelere Anlam Yüklemeyin

Eşyalarınız bir parçanız değil, yalnızca hayatınız boyunca biriktirdiğiniz materyallerdir. Çoğu zaman insanlar, eşsiz olmadıkları ve her zaman yerine benzeri şeyler koyabilecekleri halde nesnelere fazla anlam yüklerler. “Öldüğünüzde bu nesneleri yanınıza alamazsınız; hayatta en önemli şey aşk, deneyim ve hatıralarımızdır” söylemini kendimizi sıkça hatırlatmakta fayda var.

Tüketim toplumunda sahip olduklarımızı hep biraz daha yenileriyle/iyileriyle değiştirmeye çalışırız. Son çıkan araba, en moda mücevher, son teknoloji elektronik eşyalar satın almak için saplantılı bir hale gelip sonunda kendimizi bir kısır döngü içinde bulabiliriz. Bu kısır döngüden kurtulmak için elimizdekilerin bizim için ne kadar yeterli olduğunu sorgulamalı ve nesneleri biriktirirken ya da saklarken sadece manevi değerlerine bakarak karar vermeliyiz.

  1. İhtiyacınız Olmayan Nesnelerden Kurtulun

Sahip olduğunuz nesnelerden hangilerinin yerinin doldurulabileceğini fark etmeye başladığınızda, ihtiyaç duymadığınız gereksiz şeylerden kurtulmak daha kolay olacaktır. Küçük nesnelerle başlamak daha kolaydır. Bir mutfak veya banyo dolabı gibi küçük bir alan seçerek başlayabilirsiniz.

Bir şeyi saklamaya veya kullanmaya devam etmemeye karar vermenizi kolaylaştırmak için en son ne zaman kullandığınızı ve tekrar kullanma olasılığını kendinize sorun. Bir kere bunu kendinize sorduğunuzda, sahip olduğunuz kaç tane gereksiz öğenin evinizde ne kadar çok yer kapladığına inanamayacaksınız.

  1. Gerçekten İhtiyacın Var mı?

Bizleri kitlesel tüketime iten en güçlü etken otopilot modda eşyalar satın alıyor olmamız. Batı dünyasının yarattığı algı ve medya yöntemleri bizleri ihtiyacımız olmayan şeyleri satın almaya iterken alışveriş bizim için bir alışkanlık haline dönüşüyor.

Satın alma alışkanlıklarınızı düşünmek, neyi ve ne sıklıkta satın aldığınızın farkında olmak önemlidir. Satın almadan önce mutlaka birden fazla kez düşünün.

  1. Daha Yüksek Kalitedeki Nesnelere Sahip Olun

Uzun süre kullanabileceğiniz yüksek kaliteli ürünlerde biraz fazladan harcama yapmak, kısa vadede genellikle değiştirilmesi gereken daha düşük kaliteli ürünleri satın almaktan daha iyi bir yatırımdır.

Hayatınızda çok yer kaplayan nesneler biraz daha fazla yatırım yapmaya değer. Minimalizm yaşam tarzına uyum sağlamanın anahtarı, sahip olduklarımızın tadını daha uzun süre çıkarmaktır.

  1. Dağınıklıktan Kurtulun

Çalışmalar, dağınıklığın çoğu zaman bireylerde sıkıntı ve endişe yaratabileceğini ve günlük hayatımızda strese sebep olabileceğini göstermiştir. Öncelikle, mutfak masası gibi küçük alanlardan başlayın. Haftalar önce okuduğunuz gazete ve dergilerden kurtulun, sipariş verdiğiniz yemekle gelen plastik çatal bıçaklara ve ıslak mendillere gerçekten ihtiyaç duyacak mısınız yoksa mutfak çekmecenizde aradığınızı bulmanıza engel mi olacaklar; şimdi karar verin. Küçük alanlarda uyguladıklarınızı giysi çekmecelerine ve buzdolabınıza taşımaya ne dersiniz? Sizin işinize yaramayan ve sadece yer kaplayan eşyaların başkaları için hayati önemi olabileceğini unutmayın.

Sağlıklı Yaşam Merkezlerimiz